25 Ağustos 2009 Salı

Geleceğe Dönücem

Yarın gidiyorum.Nereye mi?Hollanda.Yine garip hissediyorum.Bırakmak istemiyorum sevdiklerimi burda ama, dönücem nasıl olsa.Evet dönücem diye düşünüyorum ama öledebilirim, belki araba çarpar, belki uçak düşer.Veya ne biliyim çatışmanın en sıcak noktasında bulunurum ve kafama kurşun falan gelir.Altın vuruş yapabilirim, bilmiyorum herşey olabilir işte.ELVEDA.falan.Ben yaklaşık 1 hafta sonra dönücem belkide, 1 hafta sonra gelecekte.Geleceğe dönücem.Oha süpermiş.Bye.

24 Ağustos 2009 Pazartesi

Se-Lin

Sanki içimde iki kişi birden yaşıyor.Bazen çok asi, herşeye karşı çıkan, vurdum duymaz, depresif oluyorum.Herşeye kusur buluyorum.Hiç bir şeyden hoşlanmıyorum.İnsanların gözümdeki değeri '0' oluyor.Merakla ve şaşkınlıkla bakan gözlerin hepsini yok etmek istiyorum.Tüm kroların ortadan kalkmasını istiyorum.Aptal sorular soran insanların kafasını patlatmak istiyorum.Seni içten içe kıskanan ama dost ayağına yatan tüm insanların ağzının payını vermek istiyorum.Hiç bir şey bilmedikleri halde olmayan egolarını tatmin etmek için uğraşan insanları gülünç buluyorum.Alışveriş yapmaya gittiğim bir mağazada kadın dövmemi görüp "ABDEST İ BOZMUYOR MU?" demişti.Suratına botlarımla tekme atmak istedim.Din kavramına inanmıyorum.Ben kimseye hizmet etmek veya doğru olduğu bile kesin olmayan kurallara uymak için doğmadım.Bu benim vücudum.İstediğim herşeyi yapabilirim.Ve bu yaptıklarımdan dolayı da kimseye hesap vermek zorunda diyilim.İstersem saçlarımı mora boyatıp kırmızı lensle dışarı çıkarım.İstersem derimi dövmeden görünmiycek hale getiririm.İstersem istediğim kadar kişiyle birlikte olurum.İnsanlar başkalarının işine karışmamayı öğrenmeliler bence.
Bazense uysal, pozitif, uyumlu bir insan oluyorum.Bu demek diyil ki az önce dediklerimin hepsi kayboluyor.Ama önümden geçen pörtlek gözlü sevimli tonton bir adama üzülerek (iyi anlamda) bakabiliyorum.İnsanları mutlu etmeye çalışıyorum.Arkadaşlarımın yanında olmaya çalışıyorum.Sorulan garip sorulara sakince cevap vermeye çalışıyorum.
Ben SE - LİN olarak ikiye ayrılıyorum.

GÜLEN SURAT

Birşeyler yolunda gitmeye başladı.MUTLUYUM yazabilmek için kendimle öyle bi savaş verdim ki anlatamam.Sanki MUTLUYUM yazdım diye mutlu olamıycakmışım gibi geldi.Hatta şu an silmeyi düşünüyorum.Ama hayır böyle yaşayamam, silmemeliyim.Bu kadar mutluluğun üstüne kesin kötü birşey olucak sanıyorum ki.Ya da onca kötü günün üstüne mutlu olmam istenmiştir artık?Bilmiyorum.Mutluyum kelimesi beni çok rahatsız ediyor bugün.
NOT: Evet başta mutluyum yazmıştım sonra dayanamıyıp sildim. aksdjklasjd

21 Ağustos 2009 Cuma

Anlayamazlar

Bana güzel gelen şeyler garip.Beslendiğim şeyler garip.Evet.Bugün acıyla beslendiğimi, acıyı sevdiğimi fark ettim.Kendimi en uygun gördüğüm yer, melankolik filmlerin tam ortası.Başlangıçla sonun ortası.Çatışma noktası.Her zaman düzgün ilişkiler kurmak istemişimdir.Herşey yolunda gitsin, daima gülümsiyim.Ama her zaman çarpık ilişkiler çekici geldi bana.İşte zaten olay burda başlıyor.Sanırım bir dengesizlik hakim bana.Düzgün ilişkiler ararken çarpık ilişkilere olan ilgim ne?Ve gelip buldular beni.Hiç yalnız bırakmıyolar.Hoşuma gidiyo.Dramayı seviyorum.Kendimi bir filmde gibi hissediyorum.Ve o düzgün olarak nitelendirdiğimiz insanlar her ne kadar mutlu olsalarda, bu benim yaşadığım duyguyu hiç bir zaman yaşayamıycaklar.Bugün en yakınıma bunları anlattım ve bana kendi teorisi anlattı..İnsanlar herşeye "boşver, aman salla, ne acı çekiceksin" diyolar.Çünkü acı çekmekten korkuyolar.Bizse üstüne gidiyoruz.Çünkü korkmuyoruz..Ağlamakta bazen güzeldir..Onlar bizi anlayamazlar.